Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  155 / 166 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 155 / 166 Next Page
Page Background

N

AMAZ

369

Bir kimse "Falan zat beni yıkasın, namazımı kıldırsın veya beni kabre

koysun" şeklinde vasiyet ederse, bu vasiyeti yerine getirmek gerekmez.

Ancak ölünün velisi olan kişi, buna rızâ gösterirse bu vasiyet yerine getirilir.

Cenazeyi taşımak veya kabri kazdırmak için ücretle adam tutmak câizdir.

Bir kimsenin kendisi için kefen alıp hazırlaması câiz olduğu gibi, günümüzde

şehirlerdeki cârî âdete göre aile mezarlığı olarak mezar yeri almak da -genel ola-

rak müslümanlara bir sıkıntı getirmezse- câizdir. Tabii ki aslolan, bir insanın

kendisi için kabir hazırlaması değil, kendisini kabir için hazırlamasıdır.

Cenazenin gündüzün gömülmesi müstehaptır; gece defnedilmesini

mekruh görenler, gecenin ve karanlığın yol açacağı sakıncaları göz önünde

bulundurmuşlardır. Başkaca bir sakınca bulunmadığında gece de defin ya-

pılabilir.

Ölünün velisi, ölünün gömülmesinin ertesi gününden başlayarak yedinci

güne kadar, imkânı ölçüsünde fakirlere sadaka vermeli ve sevabını ölüye

bağışlamalıdır. Bu bir sünnettir. Bunu yapamazsa iki rek‘at namaz kılarak

sevabını ölüye bağışlar.

Ölü sahiplerinin ölümün birinci, üçüncü günlerinde veya haftasında yemek

vermeleri konusunda herhangi bir sünnet veya tavsiye bulunmamaktadır.

Bununla birlikte, ölü sahiplerine eziyet olmamak, gereğinden fazla önemse-

memek yani dinî bir görev saymamak şartıyla ve daha ziyade fakirlerin do-

yurulmasına yönelik olarak bu zamanlarda yemek verilebilir. Komşuların ilk

üç gün içerisinde, ölü sahipleri için yemek hazırlayıp getirmeleri, ülkemizde

yaygın olarak yapılan güzel âdetlerdendir.

I) Tâziye

Tâziye, ölünün yakınlarına mümkün olduğunca teselli edici, rahatlatıcı

sözler söylemek ve üzüntüsünün paylaşıldığını göstermekten ibarettir. Tâ-

ziye için çoğunlukla "Allah size güzel sabırlar ihsan etsin ve mükâfatını da

versin", "Başınız sağ olsun! Allah geride kalanlara ömür versin!" gibi sözler

söylenir. Tâziyenin kabristanda veya ölünün kapısının önünde yapılması

mekruh görülmüştür.

Tâziye süresi, aynı yerde yaşayanlar için üç gündür. Tâziyenin üç gün i-

çinde yapılması müstehaptır. Ölü sahipleri normal hayata daha çabuk döne-

bilseler diye, üç günden sonra tâziye yapmak mekruh kabul edilmiştir. Ölü

sahipleri yapılacak tâziyeleri kabul için üç gün süreyle evlerinde oturabilir-