N
AMAZ
367
değil, bu şeylerin üstüne gelmiş olur. Bu ölüye saygının bir gereğidir. Eğer
kabrin kazıldığı yer lahit yapılamayacak derecede yumuşak veya ıslak ise,
bu durumda, dere gibi bir çukur kazılır, ki buna şak
(yarma)
denir. Gerekirse
bunun iki yanı kerpiç veya tuğla gibi bir şeyle örülür. Sonra ölü bunların
arasına konur ve üzerine ölüye dokunmayacak şekilde tahta veya kerpiçle
tavanımsı bir örtü yapılır. Kabrin dibi ıslak veya yumuşak olduğu durum-
larda cenaze tabut ile birlikte gömülebilir. Fakat gerekmedikçe tabut ile
gömmek mekruh sayılmıştır. Kimi âlimler kadınların tabut ile gömülmelerini
güzel karşılamışlardır.
Kabir temininde güçlük bulunduğu takdirde, daha önce defin yapılmış
bir kabre, önceki ölünün çürüyüp sadece kemiklerinin kalacağı bir sürenin
geçmesinden sonra ikinci bir cenaze defnedilebilir. Bu süre iklim, bölge ve
toprak özelliklerine göre değişiklik gösterebilir. İkinci defin önceki ölünün
kemikleri dikkatlice bir kenara toplandıktan sonra yapılır.
Cenaze kıble tarafından kabre indirilir, sağ yanı üzerine kıbleye döndü-
rülür ve kefen üzerinde bağı varsa çözülür. Cenazeyi kabre koyan kişiler
Bismillâhi ve alâ milleti resûlillâh
(Allah'ın adıyla ve elçisinin dini üzere)
derler. Cenazeyi kabre koyacak kişilerin sayısı ihtiyaca göre değişir. Kadın-
ları kabre koyacak kimselerin ölüye akrabalık yönünden mahrem olmaları
daha uygundur. Kadınlar kabre yerleştirilinceye kadar gerekirse kabirleri
üzerine bir perde çekilir.
Definde bulunan kişilerin kabir üzerine üç avuç toprak atarak birinci
defada "
Sizi bundan
(topraktan)
yarattık
", ikincisinde "
Sizi tekrar top-
rağa iade edeceğiz
", üçüncüsünde de "
Sizi bir kez daha topraktan çıka-
racağız
" demeleri müstehaptır.
Kabrin topraktan bir iki karış yükseltilip, deve hörgücü gibi yapılması
menduptur. Kabir üzerine su serpmekte -gerekli olmamakla beraber- bir
sakınca da yoktur.
H) Kur'an Okuma ve Telkin
Cenaze defni üzerinden bir süre geçtikten sonra, orada Kur'an okumak
bazı toplumlarda hoş karşılanmıştır. Genellikle Mülk, Vâkıa, İhlâs, Felak ve
Nâs sûreleri, sonra Fâtiha ile Bakara sûresinin ilk beş âyeti okunur. Sevabı
da cenazenin ve diğer müminlerin ruhlarına bağışlanır. Ölünün bağışlan-
ması için dua edilir ve yavaş yavaş cemaat dağılır. Peygamberimiz bir ce-
naze gömüldükten sonra bunları yapmamakla beraber hemen dönmez, bir