304
İ
LMİHAL
namazını kendisi tamamlar. Muhammed, Mâlik ve Şâfiî'ye göre ise, cumaya
yetişmiş sayılabilmek için en az bir rek‘atı imamla birlikte kılmak gerekir.
Buna göre, imam ikinci rek‘atın rükûundan doğrulduktan sonra yetişip uyan
kimse, namazını öğle namazı olarak dörde tamamlar.
Cuma namazını kılmakla yükümlü olmayan yolcunun ve mazeret sahibi
kimselerin, cuma günü cuma namazı kılınan bir yerde öğle namazını cema-
atle kılmaları mekruhtur. Cuma namazını kaçıran kimseler de öğle namazını
ezansız, k
a
metsiz ve cemaatsiz kılarlar. Cuma ile mükellef olanların, cuma
kılınan bir beldede cuma kılmayıp, cumadan önce veya cuma namazı esna-
sında öğle namazını kılmaları haramdır.
Cuma günü öğle
(zeval)
vaktinden önce yolculuğa çıkmakta bir sakınca
yoktur. Zevalden/ilk ezandan sonra cuma namazını kılmadan yolculuğa
çıkmak tahrîmen mekruhtur. Otobüs, tren veya uçağın hareket saati tam da
bu saate denk geliyorsa, kişinin kendi ihtiyarını aşan bir durum olduğu için
bu kerâhet kalkar. Bununla birlikte diğer mezheplerin, cuma namazının
kaçırılması endişesine binaen cuma günü fecirden sonra yolculuk yapmaya
sıcak bakmadıklarını göz önüne alarak mümkün oldukça, cuma günü yapı-
lacak yolculuğu cuma namazına göre ayarlamak daha uygun olur.
Cuma günü cuma ezanını işiten kimselerin çarşı ve pazardaki alışveriş-
lerini bırakıp cuma namazına koşmaları gerekir. Cuma namazı ile yükümlü
kişilerin cuma günü zeval vaktinden sonra hatibin minberde olduğu sırada
alışveriş yapmaları Hanefîler'e göre tahrîmen mekruh olmakla birlikte yapı-
lan alışveriş geçerlidir. Diğer mezheplere göre bu vakitte alışveriş yapmak
haramdır ve bu esnada yapılan akdin geçerli olmayacağı kanaati hâkimdir.
XI. VİTİR NAMAZI
Vitir (vitr) Arapça'da çiftin karşıtı olan "tek" anlamındadır. Hz. Peygamber,
günün kılınan son namazının tek (vitr) olmasını tavsiye ve teşvik etmiş
(Müslim, “Salâtü'l-müsâfirîn”, 53) ve kılınma vaktine ilişkin olarak da sabah
namazının sünnetinden biraz önceki vakti, yani sabah namazı vaktinin girme-
sine yakın bir vakti önermiş (Tirmizî, “Vitr”, 12; Ebû Dâvûd, “Vitr”, 8), bu-
nunla birlikte gece uyanamayacağından endişe edenlerin yatmadan önce kıla-
bileceklerini belirtmiştir (Müslim, “Salâtü'l-müsâfirîn”, 21).
Ebû Hanîfe vitir namazının vâcip olduğunu söylerken, Ebû Yûsuf ve
Muhammed ile diğer üç mezhep imamı bunun müekked sünnet olduğunu
söylemişlerdir. Vitir namazının vakti, yatsı namazının sonrasından fecrin