Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  76 / 166 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 76 / 166 Next Page
Page Background

290

İ

LMİHAL

a) Cuma Namazının Vücûb Şartları

Bir kimseye cuma namazının farz olması, o kimsede vakit namazlarının

farz olması için aranan şartlardan başka şu şartların da bulunmasına bağlı-

dır:

1. Erkek olmak

Cuma namazı erkeklere farz olup kadınlara farz değildir. Bu konuda bü-

tün fakihler görüş birliği etmiştir. Fakat kadınlar da camiye gelip cuma na-

mazı kılsalar, bu namazları sahih

(geçerli)

olur ve artık o gün ayrıca öğle

namazı kılmazlar.

Cuma namazı kılmayı emreden âyet genel içerikli olduğu halde kadınla-

rın niçin cuma namazı kılmadıkları hatıra gelebilir. Çok fazla teknik ayrın-

tıya girmeden bir iki nokta üzerinde durarak bu konuya açıklık getirmeye

çalışalım. Burada gözden kaçırılmaması gereken hususların başında konu-

nun Arap dilinin özelliği ile ilgisi gelmektedir. Arap dilinde erkek ve kadına

yapılan hitap kalıbı birbirinden farklıdır. Kadınlara yapılan hitabın içinde

erkeklerin bulunması, dilin yapısı bakımından imkânsızdır. Kadınlara yapı-

lan hitap, sadece ve sadece kadınlara yapılmış bir hitaptır. Buna mukabil,

erkeklere yönelik hitabın kapsamına kadınların girip girmediği, yani bu hi-

tabın kadınlara da yönelik olup olamayacağı, dilciler arasında tartışmalı bir

konudur.

Kimi dilciler erkeklere yönelik hitabın içerisine kadınların girmediğini,

kimileri de girdiğini söylemişlerdir. Dilcilerin bu farklı iki kanaati, usulcüle-

rin, o tür âyetlerin, yani erkeklere yönelik hitap içeren âyetlerin anlaşılma-

sında ister istemez etkili olmuştur. Kimi usulcüler, erkeklere yönelik hitabın

içerisine kadınların dahil olmadığı yönündeki anlayışı kabul etmişler ve

âyetleri bu doğrultuda anlamlandırıp, onlardan hüküm çıkarmışlardır. Bu

anlayışa göre, erkeklere yönelik hitabın içerisine kadınlar dil kuralları gereği,

girmezler. Fakat bazı dil dışı karîneler sebebiyle, erkeklere yönelik hitaba

kadınlar da dahil olur. Bu dil dışı karînelerin başında, getirilen hükmün an-

lamı ve mahiyeti ile bu hükmün içerik bakımından erkek-kadın farkı dikkate

alınacak türden olup olmadığı gelmektedir. Bu farklılık, tabii ki bir cinsiyet

ayırımından değil, aksine fizikî yapı ile toplumsal statü ve buna bağlı olarak

haklar ve sorumluluklar dengesinden kaynaklanan bir farklılıktır.

Kimi usulcüler ise dilcilerin öteki kanaatini esas alarak ve kural olarak, er-

kekler hitabının içerisine kadınların da girdiğini, fakat cuma namazı gibi bazı

konularda, birtakım haricî karîneler ile kadınların hitap kapsamı dışında tutu-