378
İ
LMİHAL
ğer üç mezhebe göre, şehidlerin yıkanmasına gerek olmadığı gibi üzerlerine
cenaze namazı kılınmasına da gerek görülmemesi, yine şehidin elde etmiş
olduğu yüksek pâye ile ilgilidir.
2. Sadece dünya hükümleri bakımından şehid sayılanlar: Kalbinde nifak
bulunmakla yani münâfık olmakla birlikte, dış görünüşü itibariyle müslü-
man olduğuna hükmedilen ve müslümanların saflarında bulunduğu sırada
düşman tarafından öldürülen kişiler bu grupta yer alır. Bunlar dünyada ya-
pılacak işler bakımından şehid muamelesi görürler.
3. Sadece âhiret hükümleri bakımından şehid sayılanlar: Allah yolunda
savaşırken aldığı bir yaradan dolayı o anda değil de, daha sonra ölen kişiler
bu grupta yer alırlar.
Ayrıca hadislerde şehid oldukları bildirilmekte olan, yanlışlıkla veya
haksız yere öldürülen kişi, yangında, denizde veya göçük altında can veren
kişiler; veba, kolera, sıtma gibi yaygın ve önlenmesi zor hastalıklar sebe-
biyle ölenler, ilim tahsili yolunda, helâl kazanç uğrunda, gerek kendisinin
gerekse, -isterse gayri müslim olsun- başkalarının can, mal ve namusları
uğrunda ölenler, loğusa iken ölen ve cuma gecesinde ölen kimseler de bu
grupta yer alan şehidlerdir.
Kur'an'da
"Allah'a ve elçisine itaat eden kimseler; Allah'ın nimetine maz-
har olmuş bulunan peygamberler, sıddîklar, şehidler ve iyi/sâlih kullar ile
birlikte bulunacaklardır"
(en-Nisâ 4/69)
buyurularak, şehidlerin Allah katın-
daki itibarına işaret edildikten sonra Allah ve Resulü'ne itaat eden, yani
İslâm dininin getirdiği hükümlere boyun eğen kimsenin de aynı şekilde iyi
muamele göreceği belirtilir. Hz. Peygamber de
"Kim şehid olmayı içtenlikle
dilerse, Allah onu şehidlerin menzilesine ulaştırır, bu kişi isterse yatağında
ölmüş olsun"
(Müslim, “İmâre”, 156-157; Nesaî, “Cihâd”, 36)
buyurarak müs-
lümanın iyi niyet ve samimi arzusunun bile Allah katında üstün bir değere
sahip olduğunu belirtmiştir.