

N
AMAZ
265
Hadiste geçen "insanların kelâmı" sözü, başka biriyle karşılıklı konuşmak
anlamına gelebileceği gibi insanların kendi aralarındaki konuşmaları türünden
konuşma, gündelik konuşma ve insan sözü anlamına da gelebilir.
"Namaz ancak tesbih, tekbir ve Kur'an okumadan ibarettir" ifadesi ise,
hasr ifade edecek şekilde anlaşılacak olursa, namazda bunların dışında bir
şey yapılamayacağı sonucu çıkar. Nitekim bazı Hanefîler bu noktadan hare-
ketle Kur'an lafızları dışında bir şeyle namazda dua edilemeyeceğini söyle-
mişlerdir. Diğer âlimler ise, namazda konuşma yasağının Mekke döneminde
geldiğini, halbuki namazdaki özel dua ve zikirlerin pek çoğunun Medine
döneminde hadislerle sabit olduğunu ve bu hadislerin "Namaz tesbihten…
ibarettir" hadisinin kapsamını daralttığını öne sürerek, namazda her türlü
lafızla dua edilebileceğini savunmuşlardır.
Hz. Peygamber bir gün namaz kılarken arkasında bir adamın "Ey Allahım,
bana ve Muhammed'e merhamet et, başka da hiç kimseye merhamet etme"
diye dua ettiğini duymuş, selâm verdikten sonra bu şekilde dua eden bede-
vîye dönerek
"Geniş olan bir şeyi (Allah'ın rahmetini) daralttın"
demiştir
(Buhârî, “Edeb”, 27)
. Hz. Peygamber, namazda bu şekilde dua ettiği için o
kişiye namazı yeniden kılmasını söylememiş, sadece bencillik yapmaması
için uyarmıştır. Bu olay, namaz kılan kimsenin namazın dua ve münâcâta
ayrılmış bu bölümünde Kur’an ve Sünnet lafızları dışında fakat onlara uy-
gun içerikte sözlerle istediği gibi dua edebileceğini göstermektedir.
Hz. Peygamber rükûdan doğrulurken "Semiallahü limen hamideh" de-
miş, kendisiyle birlikte namaz kılan arkadaşlarından Rifâa "ve leke'l-hamd
hamden kesîren tayyiben mübâreken fîh" diye ilâve etmiş; Hz. Peygamber
selâm verince arkaya dönerek
"Demin konuşan kimdi?"
diye sormuş; Rifâa
"Bendim" deyince, bunun üzerine Hz. Peygamber,
"Otuz küsur melek gör-
düm, senin söylediğin o sözü önce yazıp göğe götürmek için birbirleriyle
yarışıyorlardı"
diyerek, Rifâa'nın ihdas ettiği bu sözü onaylamıştır
(bk.
Şevkânî, II, 317-322)
.
Bu hadisler, namazda konuşma yasağının başka biriyle konuşmaya iliş-
kin olduğunu, içerik bakımından uygun olmak şartıyla, kişinin istediği la-
fızlarla dua edebileceğini göstermektedir.
Namazda "Ey Allahım, beni evlendir, karnımı doyur" gibi insanların ko-
nuşmalarına benzeyen sözler söylenirse, Hanefîler'e göre bunu söyleyen
kişinin namazı bozulur. Çünkü bu söz, Kur'an'daki dualara ve Hz. Peygam-
ber'in namazda okuduğu veya okunabileceğini bildirdiği dualara benzeme-